Nimetin parıltılı-sevincini sen onların yüzlerinde tanırsın. (Mutaffifin Suresi, 24)
Ve kendi yakınlarına sevinç içinde dönmüş olacaktır. (İnşikak Suresi, 9)
Artık Allah, onları böyle bir günün şerrinden korumuş ve onlara parıltılı bir aydınlık ve bir sevinç vermiştir. (İnsan Suresi, 11)
O gün yüzler ışıl ışıl parlar. (Kıyamet Suresi, 22)
Rablerine bakıp-durur. (Kıyamet Suresi, 23)
Böylece iman edip salih amellerde bulunanlar; artık onlar 'bir cennet bahçesinde' 'sevinç içinde ağırlanırlar'. (Rum Suresi, 15)
O gün, öyle yüzler de vardır ki, nimette (engin bir mutluluk içinde)dirler. (Ğaşiye Suresi, 8)
Harcadığı-çabadan dolayı hoşnuttur. (Ğaşiye Suresi, 9)
Ancak tevbe eden, iman eden ve salih amellerde bulunanlar (onların dışındadır); işte bunlar, cennete girecekler ve hiç bir şeyle zulme uğratılmayacaklar. (Meryem Suresi, 60)
Onları, kendisinden gerçekten hoşnut kalacakları bir yere sokacaktır. Şüphesiz Allah, bilendir, halimdir. (Hac Suresi, 59)
Artık o, hoşnut bir yaşama içindedir. (Hakka Suresi, 21)